Türkiye ismini markalaştırma çalışmalarıyla birlikte 4 Aralık 2021’de yayınlanan genelge ile “Made in Turkey” yerine “Made in Türkiye” ibaresinin kullanımına karar verildi. 2022 yılında ise İngilizce’de “Turkey “olarak yer alan ülkemizin adı BM’nin de onayıyla “Türkiye” olarak değiştirildi. Bu karar sonucunda tüm kamu kurum ve kuruluşları tarafından bu ibarenin kullanılması bekleniyor. Yazılı iletişimde ve resmi belgelerde “Türkiye” kelimesinin kullanımına dikkat ediliyor. Fakat konuşma dilindeki alışkanlık ve anadili İngilizce olanların “Türkiye” kelimesinin telaffuzunda zorlanmaları nedeniyle “Turkey” denmeye devam ediliyor. Bu durum uluslararası iletişimde kafa karışıklıklarının başladığını gösteriyor. Henüz Türkiye şeklinde kullanma zorunluluğu resmi belgelerle sınırlı olsa da “Turkey” kullanımının tamamen kaldırılma ihtimali yüksek. Peki bu durum çeşitli sektörleri nasıl etkileyebilir? Türk markalar globale açılırken hangisini tercih etmeli? Nasıl bir SEO stratejisi izlenlenmeli? Bunlar gibi birçok sorunun cevabını yazımızda bulabilirsiniz.
Turkey ve Türkiye’nin Geçmişi
Turkey kelimesinin doğuşu birçok kaynakta çeşitli teorilerle anlatılıyor. İngilizce’de bu kelime “hindi” anlamına geliyor. Yazar ve çevirmen Mahir Ünal Eriş’e göre bu kelimenin Türkiye’nin adıyla olan ilişkisi, İngilizlerin Osmanlı İmparatorluğu döneminde Türklerle karşılaşmaları ve Osmanlılardan alınan Beç tavuğunu “Turkey hen” (Türk tavuğu) olarak adlandırmalarına dayanıyor. Zaman içinde bu kelime hindiye atıfta bulunacak şekilde evriliyor. Ayrıca “Turkey” Amerikan argosunda “ahmak” anlamında kullanılıyor. Ancak bu kullanımın Türkiye ile ilişkilendirilmesi tarihsel bir bağlamdan ziyade dildeki benzerlikten kaynaklanıyor.
Eriş, Türkiye adının Osmanlı İmparatorluğu’ndan önce de kullanıldığını söylüyor. Türkiye, Bizans İmparatoru VII. Konstantin’in “İmparatorluğun İdaresi Üzerine” adlı eserinde geçiyor. Bu kullanım bilinen en eski örnek olarak biliniyor. Ancak bu adın Araplar tarafından kullanımı daha da öncesine, Memlükler zamanına kadar uzanıyor. Eriş, Türkiye’nin devlet adı halini alması sürecini şu şekilde ifade ediyor:
“Bizdeki popülerliğini ağırlıklı olarak 19. yüzyılda kazandı. Latince ve Yunancadaki ‘Turkia’ adlarıyla Arapça ve Farsça’daki ‘Turkiya/Turkiye’ adlarının bir ortalaması olarak Türkiye biçimini aldı ve Milliciler tarafından da benimsenerek yeni kurulan devletin adı oldu.”
Türkiye’nin Markalaşma Süreci
Türkiye, tarih boyunca zengin kültürü, tarihi mirası ve eşsiz coğrafyasıyla dikkat çeken bir ülke. Daha iyi bir marka itibarı kazanmak amaçlı “Türkiye” kelimesinin evrensel olarak kabul görmesi için çalışmalar başlatıldı. Türkiye’nin marka değerini artırmak için atılan ilk önemli adım ürünlerin üzerinde kullanılan etiketlerde yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan genelgede, ihraç edilen ürünlerde kullanılan “Made in Turkey” ifadesinin yerine “Made in Türkiye” ifadesinin kullanılmasına karar verildi. Bu değişiklik, Türkiye’nin dünya genelindeki tüketicilere daha etkili bir şekilde ulaşmasını ve ülkenin marka imajını güçlendirmesini hedefliyor.
Ocak 2022 itibarıyla Türkiye markasını güçlendirmek ve tüm dillerde “Türkiye” kelimesinin kullanımı konusunda farkındalık oluşturmak için İletişim Başkanlığı tarafından “Hello Türkiye” kampanyası başlatıldı. Kampanya kapsamında, dünyanın farklı ülkelerinden etkili sosyal medya kullanıcılarının kendi dillerinde “Merhaba Türkiye” diyerek Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlayacaktı. Ayrıca Türkiye’ye gelen turistlerin de “Hello Türkiye” demesiyle ülkenin isminin uluslararası platformlarda daha fazla duyulması amaçlandı. İletişim Başkanı Fahrettin Altun Türkiye’nin artık sadece tüketen değil, üreten bir ülke olduğunu vurguladı. Türkiye’nin isminin uluslararası alanda “Türkiye” olarak kullanılmasının ülkenin kimliğini güçlendireceğini ve itibarını artıracağını düşündüklerini de belirtti. “Hello Türkiye” kampanyasının bu bakış açısına hizmet ettiğini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belirlediği vizyona uygun bir iletişim kampanyası olduğunu ifade etti. Ayrıca Altun; kamu kurumları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, yazarlar ve diğer aktörlerden, uluslararası alanda yazışmalarda “Turkey” yerine “Türkiye” ifadesini kullanarak kampanyaya destek vermelerini ve bu şekilde ülkenin itibarını artırmaya katkı sağlamalarını istedi. İlgili açıklamaya ve “Hello Türkiye” tanıtım videosuna ulaşmak için tıklayın.
Mayıs 2022’de Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ülkenin marka değerini yükseltmek amacıyla başlatılan bu sürecin sona erdiğini duyurdu. Bu kapsamda, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne gönderilen bir mektup ile ülkenin adının yabancı dillerde artık “Türkiye” olarak tescillendiği açıklandı. Yani uluslararası kuruluşlar resmi yazışmalarında artık Türkiye demek zorunda.
BBC’nin açıklamasına göre yabancı basına baktığımızda hala “Turkey” kullanımına rastlamak mümkün. Bunun sebebini Mahir Ünal Eriş’e sorduklarında “Turkey yerine Türkiye adının önerilmesi bu bağlamda iyi niyetli ama yetersiz bir teşebbüs gibi görünüyor. Ü harfinin uluslararası geçerliliği maalesef çok düşük. Türkçe dışında Macar, Eston, Azerbaycan, Türkmen ve Kırım Tatar alfabelerinde var. Bu da adın zaten Turkiye yazılmasını zorunlu kılıyor. Bu nedenle teşebbüsün tam anlamıyla karşılık bulmasını bekleyemeyiz.” yanıtıyla açıklamıştır.
GoTurkey’in Dönüşümü: GoTürkiye
Türkiye’nin global tanıtım kanalı olan GoTurkey.com, GoTurkiye.com olarak yenilenmiş yapısıyla seyahat severlere kapılarını açtı. Bu platform yepyeni ve modern tasarımıyla dikkat çekiyor. Aynı zamanda teknolojik alt yapısı ile Türkiye’nin turizmdeki rakiplerinden sıyrılmasına önemli katkılarda bulunuyor. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Turizm Tanıtma ve Geliştirme Ajansı (TGA) tarafından en yeni teknoloji ve tasarım trendleri doğrultusunda hazırlanan GoTurkiye.com, seyahat planları yapmak ve Türkiye’nin zengin kültür ve turizm değerleri hakkında bilgi edinmek isteyen kullanıcılara tek bir çatı altında kapsamlı bir deneyim sunuyor.
GoTürkiye olarak tanıtım hizmetine devam eden kuruluş, Türkiye markalaşması için kimliğinde değişikliğe gitti. Yenilenen web sitesinin yanında yenilenen marka görselleri, yazılarında kullanılan Turkey kelimelerinin kaldırılıp Türkiye yazılmasıyla bu markalaşma sürecine destek oluyor. Yine bu sebeple, İngilizce olarak yaptığı sosyal medya paylaşımlarında, video ve görsellerde Türkiye kelimesini kullanmaya başladı. Hatta geçmişte yaptıkları paylaşımlarda dahi Turkey kelimelerini Türkiye ile değiştirdi. Tabii ki belgesel olarak çekilen videolarda görsel ve yazılar değişse de söylem olarak Turkey geçiyor.
Sektörlere Göre Türkiye’nin Markalaşması ve Aranma Hacmi
Türkiye’nin markalaşması elbette ki en çok turizm sektörünü etkileyecek. Planlandığı gibi ilerlerse ülkemizin turist çekme potansiyeli artar. “Türkiye …” şeklinde araştırdığımız kelimelerin aranma hacmine bakılırsa, şimdilik Türkiye kelimesi fazla bilinmiyor gibi gözüküyor.
Türkiye kelimesinde yer alan “ü” harfinin kullanılmadığı senaryoda ise “Turkiye …” şeklindeki aramalarda Google “Turkey” olarak düzeltme öneriyor.
Aranma hacimleri yüksek olmasa da web sitelerinde “Türkiye” kelimesini kullanan turizm şirketleri mevcut. Turkey kelimesi yaygın kullanılsa da Google zaten bunu algılayıp her iki şekilde kullanan sayfaları karışımıza çıkarabiliyor. Görselde de görebileceğiniz gibi “vacation turkey” diye arama yaptığınızda Türkiye kelimesini içeren sonuçlar da görülüyor. Bunun turizm sektöründe kullanılmaya başlamasında daha önce bahsettiğimiz GoTürkiye’nin dönüşümü etkili olabilir.
Son yıllarda ülkemizde büyük bir yükselişe geçen sağlık turizmi için de Türkiye’nin marka olarak öne çıkması yararlı olacaktır. Türkiye’nin sağlık konusunda güvenilirliği ve kalitesinin yanında ülke isminin de markalaşması sağlık alanında da talebi oldukça artıracak gibi gözüküyor. Yabancılardan en çok talep gören saç ekimi ve estetik ameliyat gibi alanlarda yine aynı analizleri yaptığımızda sağlık alanında “Türkiye” kelimesiyle aranma hacmine ulaşılmıyor.
Sağlık sektöründe Google aramalarında da “Türkiye” kelimesi kullanımına rastlanmıyor. Yine de Google “Turkey” yönlendirmesi yapıyor.
Türkiye’nin markalaşması araç kiralama sektörüne de oldukça yarar sağlayacaktır. Ülkemize gelen turistler, rahat seyahat edebilmek için araç kiralıyor. Kişiler bu durumda genellikle bulundukları konumu girdikleri için “rent a car in Istanbul” gibi şehir veya ilçe ismiyle arama yapıyor. Bu nedenle rahatlıkla Istanbul, Türkiye gibi kelimeler kullanılabilir.
Havacılık da Türkiye’nin markalaşmasıyla kazanacak sektörlerden olacaktır. Bu sektörde diğerlerinde rastlamadığımız bir kullanım şekli tercih ediliyor. Görselde görüldüğü gibi meta etiketlerinde Türkiye (Turkey) şeklinde kullanılan kelimeler Google’daki aranmalara destek olmuş gibi görünüyor. Bu nedenle anahtar kelime araştırmasında iki kelime için de eşit aranma hacmiyle karşılaşıyoruz.
Eğitim sektörü de yurtdışından çokça talep görüyor. Türkiye’nin markalaşması bu talebin de artmasını sağlayacaktır. Bu alanda yapılan araştırma doğrultusunda ise “Türkiye” aranma hacmi bulunmazken, bu kelimeyi kullanmayı tercih eden eğitim şirketleri görünüyor.
Türkiye’nin adının “Turkey” kelimesinden “Türkiye”ye dönüşümü, kültür ve sanat dünyasında da etkisini gösteriyor. Uluslararası etkinlikler, festivaller ve sanat projeleri artık “Türkiye” markası altında daha etkileyici bir şekilde gerçekleşiyor. Bu durum, Türk kültürünün ve sanatının dünya çapında daha fazla takdir edilmesine olanak tanıyacaktır. Bu alanda da aranma hacmi bulunmasa da Türkiye kelimesini tercih eden kültür sanat kurumları mevcut.
İş dünyası da Türkiye’nin adının değiştirilmesinden olumlu etkileniyor. “Made in Türkiye” ibaresinin kullanımı, Türk ürünlerinin uluslararası pazarda daha güçlü bir rekabet avantajına sahip olmasını sağlayacaktır. Türkiye, artık sadece coğrafi bir konum değil, aynı zamanda güçlü bir marka olarak iş dünyasında da öne çıkıyor. İhraç ürünlerinde kullanılması zorunlu olan “Made in Türkiye” globalde aranma hacmine sahip.
Türkiye Markalaşması Doğrultusunda SEO Stratejisi
Yaptığımız araştırmalar doğrultusunda “Turkey” kelimesinin aranma hacmi daha yüksek. Bu markalaşma sürecine dahil olmak isterseniz veya Turkey kelimesinin kullanımı tamamen kalkarsa nasıl bir SEO stratejisi izlenmeli birlikte bakalım.
- Anahtar Kelime Araştırması: SEO uyumlu içerik hazırlarken ilk aşama olan anahtar kelime analizi ile hedef kitlenizin fazla kullandığı kelimeleri bulmalısınız. Yeni duruma uyum sağlamak için detaylı bir anahtar kelime araştırması Daha spesifik kelimeler veya uzun kuyruklu anahtar kelimelerle içeriğinizi optimize etmek daha etkili olabilir. “Turkey” kelimesinin yasaklandığı bir senaryoda, içeriğinizde kullanabileceğiniz alternatif anahtar kelimeleri belirleyebilirsiniz. Coğrafi konum adları, turistik bölgeler veya belirli sektörlere özgü terimler kullanabilirsiniz. “vacation in Antalya”, “museums in Istanbul” gibi anahtar kelimeler yardımcı olabilir.
- İçeriği Çeşitlendirmek: Google şu an iki kelimeyi de aynı olarak algılasa da markalaşma sürecine katılmak ama aynı zamanda SEO uyumlu içerik üretmek istiyorsanız içeriğinizi çeşitlendirebilirsiniz. Meta başlıklarınızı ve açıklamalarınızı optimize ederken daha popüler olan kelimeye odaklanabilirsiniz. Ancak içeriğinizin doğasına uygun olarak “Türkiye” kelimesini de kullanabilirsiniz. Başlıkta “Türkiye” kelimesini kullanırken açıklamada “Turkey” kullanmak markalaşmaya destek olurken Google’da görünür olmanızı da sağlayacaktır. Başka bir seçenek de havacılık sektöründe de karşılaştığımız Türkiye (Turkey) kullanımı geçiş aşamasında tercih edilebilir.
- Markalaşmayı Desteklemek: “Türkiye” kelimesini bir marka olarak daha fazla tanıtmak için çaba harcayabilirsiniz. Sosyal medya, basın bültenleri ve diğer tanıtım kanalları aracılığıyla Türkiye’nin marka değerini artırmak için stratejiler geliştirebilirsiniz. Böylece globalde “Turkey” kelimesinin kullanımı kalktığında hızlıca rakiplerinizin önüne geçebilirsiniz.
İçeriğinizi her zaman hedef kitlenizin gerçek ihtiyaçlarına odaklayarak, kaliteyi gözeterek ve doğru anahtar kelimeleri kullanarak oluşturmalısınız. Anahtar kelimeleri doğru bir şekilde kullanmak, içeriğinizin arama motorlarında daha iyi performans göstermesine ve hedef kitlenizin dikkatini çekmesine katkı sağlayacaktır. SEO, sürekli bir çaba gerektiren bir strateji ve değişen koşullara hızlı bir şekilde uyum sağlamak önemli. Bu 3 madde, Türkiye markalaşması sürecinde yapmanız gerekenler olarak kabul etmek markanız için yararlı olacaktır. “SEO Uyumlu İçerik Nasıl Üretilir?” yazımız da size bu konuda yol gösterebilir.
İçerik Oluştururken İşinize Yarayacak Anahtar Kelime Araçları başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz!