Girişim, yani “startup” dünyasının önemli terimlerinden biri olarak Unicorn, bir işletme ya da girişim 1 milyar doların üzerinde değerlendiği zaman söylenmeye başlanıyor. Gerek geçmişte gerek günümüzde girişimler bir üniversite yurdunun odasından tutun da bakımsız, temizliğe ihtiyaç duyan bir garajda dahi gerçekleştirilebiliyor. Bu küçük ölçekli işletmeler, zamanla ilgi görüp büyümeye başladığında ve değeri 1 milyar doları aştığında artık onlara “Unicorn girişim” lakabı veriliyor. Bu, resmî bir kategori ya da sınıflandırma olmasa da listelemede kolaylık olması adına böyle bir tasnife gidiliyor. Unicorn girişim sınıfına girebilmek, bugün bir işletme için varılabilecek en yüksek noktalardan biri. Değeri 1 milyar doları aştıktan sonra söz konusu işletme ya da girişimlerin önünde imkânlar da tabii ki boyut atlıyor. Mitolojik ve efsanevi bir yaratık olarak bilinen, “tek boynuzlu at” adı ile de nam salmış Unicorn böylece belirlenen üst sınırı aşmış girişimlerin de ortak adı hâline geliyor.
Unicorn girişim olarak adlandırılan işletmeler / şirketler, farklı pek çok ülkede binler, on binlerce kişiye de iş imkânı sağlıyor. Bu açıdan yarattığı istihdam ile de önem kazanan Unicorn girişimlere, bugün dünya genelinde kullanılan sosyal medya siteleri üzerinden örnek verilebilir. Evet; Facebook, Twitter, Pinterest, Snapchat gibi girişimlerin tamamı da 1 milyar dolar değerlemeye ulaştığı ya da bu limiti geçtiği için Unicorn girişim sınıfına giriyor. Unicorn girişimlerin en çok olduğu ülkeye bakıldığı zaman ise yarışı açık ara ABD’nin önde götürdüğünü söylemek mümkün. Tabii ki bu sıralama zaman zaman değişebiliyor. Bu ABD’li girişimlerden biri olarak Uber’i örnek vermek mümkün. Türkiye’de de bir dönem ciddi tartışmalara konu olan Uber, dünyanın pek çok ülkesinde geniş bir faaliyet alanına sahip bir Unicorn girişim. Hindistan, Çin, İngiltere, İsrail, Almanya, Endonezya, Fransa, Filipinler de Unicorn girişimlerin bulunduğu belli başlı ülkeler. Eğer bir Unicorn girişimin değeri 10 milyar doları aşarsa da ona Decacorn girişim deniyor.